Büyük Arter Transpozisyonu
Yenidoğan döneminin en sık görülen siyanotik doğuştan kalp hastalığıdır. Tüm doğuştan kalp hastalıklarının %5-7’ni oluşturmaktadır.
Normalde Aort (ana atar damar) sol ventrikülden (karıncık), pulmoner ater (akciğer atar damar) sağ ventrikülden, büyük arter transpozisyonunda ise ters yerleşim söz konusu. Yani aorta sağ ventrikülden, pulmoner arter sol ventrikülden çıkmaktadır. Böylece iki bağımsız dolaşım nedeniyle oksijenizasyon olamayacağı için bebeğin yaşam ası mümkün değildir. Bebeğin doğumdan sonra yaşayabilmesi için, iki dolaşımı birbirine bağlayan atriyal septal defekt, ventriküler septal defekt veya patent duktus arteriyozus olmalıdır.
Klinik olarak doğumdan hemen sonra görülen siyanoz en önemli bulgusudur. Dudak ve parmak uçlarında ve özellikle ağlarken, beslenirken belirgin hale gelir.
Kesin tanı ekokardiyografi ile konulur. Büyük damar ventrikül ilişkisinet olarak gösterilebilir.ilave anomaliler saptanabilir. Atriyal septal defekt varlığı plognozu belirleyen önemli bir faktördür. Fetal ekokardiyografi sayesinde gebelik sırasında yapılacak ekokardiyografi ile büyük arter transpozisyonu tanısı konularak gerekli planlamaları daha doğmadan önce yapmak mümkün olabilmektedir.
Tedaviyi doğumdan hemen sonra uygulamak gereklidir. Öncelikle prostoglandin verilerek duktusun açık kalaması sağlanır. Hayat kurtaran basit bir yöntemdir. Yeterli olmaması halinde balon atriyal septostomi yapılarak cerrahiye kadar güvenli bir süre kazanılır. Büyük arter transpozisyonu ameliyatı sol ventrikül kütlesi veya duvar kalınlıkları incelmeden ilk 15 gün içinde arteriyel switch yapılması idealdir. En başarılı, en güvenilir ve en komplikasyonu az ameliyatlardan biridir.